26 Nisan 2012 Perşembe

cuMaRtEsİ DüĞünÜmÜz VaR

selamün hello sevgili balböcüleri
nasılsınız? iyimisniz? umarım iyisinizidr.Beni soracak olursanız bu gün çok yoruldum,bahar temizliğne ilk adımla anca  başlayabildim,evim misler gibi kokuyor şuanda burnuma ,burnuma ,geliyor ,yumoş kokusu, tüllerimden tabiki, balkonumu güzelce bir temizledim,camlarımı sildim,tüllerimi,güneşliklerimi yıkadım, ohhhhh ,misss valla şimdi sıra güle güle kirletmekte,yarın gezme zamanı arkadaşlarımla biraraya gelicez,biraz alışveriş,biraz keyif,fal,sohbet allah muhabbetimizi arttırsında eksitmesin
AMİN =)

Başlık konusuna gelecek olursak,cumartesi görümcemin kızının düğünü var ,ilk kez ne giyeneceğim konusnda heyecanlı değilim elimdekilerden değerlendiricem zaten ama daha giyip prova bile yapmadım,platformlu altın rengi payetlerle işli bir ayakkabım var ve çantası onları kullanmayı düşünüyorum,çantasını kullanimmi yoksa çanta siyahmı olsun bir türlü netleşemedim , geçenlerdede, ablama gratise gidip bana düğün için leopar tırnak stickerı almasını istedim oda gidip bunu almış,henüz uygulamadım ama pekte beğenmedim
ben daha farklı bir leopar istemiştim ama o bunu bulmuş
umarım uyguladığımda keyif alırım
paketinin üzerindeki resimde görülmüş olduğu gibi olsaymış daha iyi olurmuş bana kalırsa. 
Siyah üst kısmı payetli bir elbise giymeyi düşünüyorum bakalım ogün bi gelsinde artık fikriniz olurda paylaşırsanız çok sevinirim 

24 Nisan 2012 Salı

makyaj tutkusu çekilişi

yine bir çekiliş yeni bir çekiliş
makyaj tutkusu'nun
çok güzel bir amaçla düzenlenmiş ,keyfile cevaplandıracağınız bir soruyla birlikte
üç set olarak hazırlanmış,daha önce kullanılmış fakat steril koşullarda temizlikleride garantilenmiş
blog sahibi memnun kalmadığı ama atılmasına gönlü razı olmadığı farklı bir kişinin yararlanabilceeği düşüncesiyle düzenlemiş olduğu bir çekilişitr
burdan tık tık

Kıbrıs ve doğum günüm

Selamün hello balböcülerii
kıbrısla ilgili serüvenim devam ediyor.Kıbrıstayız hava inanılmaz sıcak nem oranı tavan yapmış her yer yapış yapış ve klimasız uyumak imkansız,sabaha kadar klima devrede,allahtan dünya şirinem,ne ikliminden,nede klimadan dolayı herhangi bir sağlık sorunu yaşamadı ben ilk gittiğmde 1994 yılında sağlık problemleriyle karşı karşıya kalmıştım neyse herşeye rağmen kıbrısta olmak bambaşka seviyorum ben bu adayı,ilk gittiğimiz geceyi arkadaşlarla grup şeklinde   sohbet ederek otelin bahçesinde   sabahladık hatta cama çıkan bazı otel sakinlerinden tepkilerde aldık ama dünya şirinemi bırakıpta başka bi yerde sohbetimize devam etmemiz söz konusu dahi değildi.kıbrısta ilk sabah otelde güzel bir kahvaltıyla başladı ardından havuza indik,hava çok sıcak olduğundan tutkumada dokunup dokunmayacağını bilmediğimizden denize gitmedik fakat havuzda zaman çok güzel ve keyifli geçti,yeni arkadaşlar edindik istanbuldan ve halen kendileri ile görüşmekteyim adaşım olmasıda güzel bir tesadüf oldu havuzda doğum günüm şerefine kadehlerimizi tokuşturduk akşama plan vardı.odamızda hazırlandık ben doğum günü kızı olarak süslendim püslendim tabii ve bizi almaya geldiler allah için çok güzel ağırlandık,işlerini güçlerini bırakıp bizimle alakadar oldular .1994 yılındada kıbrısta kutlamıştım yeni yaşımı bu ikinci kez zoluyor Girnede kevansaray adlı açık havada bir restaurant gittik
Yorgunluktan dünya şirinem uyumuştu,sandalyeleri birleştirdik ona bir yatak oluşturduk
benim için çok güzel bir geceydi sevdiklerimle yıllar sonra biraraya gelmiştik yemekleri sipariş etmeden tavsiyelere uyduk ve herkez FUJİTA siparişi verdi.siz daha önce duydunuzmu yada taddınızmı bilemiycem ama biz ilk kez o akşam tanıştık ve tanıştığımızada inanılmaz mutlu olduk
sıcak sıcak oval bir çömlek içinde julyen etler ve julyen tavuk parçaları özel bir sosla getiriliyor yanında bir tabak içersinde lavaş,çerez tabakları gibi tabaklarda yoğurt,tereyağ,konserve mısır,turşu daha ne vardı anımsayamıyorum ama bunların herbirini lavaş içersine koyarak yiyorsunuz ve kesinlikle soğumadan tabii tutkum uyandığı için bana defalarca ıstılmak zorunda kaldı sonunda tutkumla ilgilendiler oyaladılarda bende yemeğimi tamamlayabldim.
bu resmi çok beğenmiyorum ama yemeklerin fotoğrafını çekmemişim ancak bu resimde görebildiğimizle yetinicez
Pastamıda unutmamışlar saolsunlar,krokanlı ve antep fıstıklı en sevdiğimden almışlar pastayla ilgili hiç bir resmi beğenmediğim gelişi güzel çekildiği için içlerinden iyiye yakın olanını sizlerle paylaşacağım
üflerken,üflemeye çalışırken,keserken,maytaplıyken,maytapsızken,dilek tutarken bir sürü baygın baygın,ağzım burnum kaymış resim var  ama onları buraya eklemeye gönlüm el vermedi aaa dostlarım en koyulabiliri buydu ve işte karşınızdayım,masamız biraz dağınık kusura bakmayın ee çoluk ,çocuk anca bukadar
Güzel bir geceydi,biraradaydık,keyifli bir yemekti,defalarca yeni yaşım bir gece öncesinden başlamıştı kutlanılmaya bu gece sona erene kadar tekrar edildi bir insanada yaşlanıldığı bukadarda hatırlatılmaz ki öyle değilmi canım
Ertesi gün ve camelot beach gerçektende güzel bir plaj
parti olan bir tekne ,çok eğlenceliydi
kızım ve ben
teknede köpük banyosuu
kuzum,meleğim,bebeğim,herşeyim
                                                 çirkinliğne bakın ya ama bi maşallah deyin
Şimdilik bukadar kıbrıs faslı yeter daha plates yapmam lazım hoşçakalın, sevgiyle kalın ,paletesle kalın

Biz geçen yaz

selamün hello balböcülerim
Aslında; balböcülerim ve selamün hello yazıyorumya bir yandanda endişeleniyorum acaba okuyanlara sinir geliyor olabilirmi diye amma velakin içimden böyle yazmak geliyor frenleyemiyorum kendimi anacım,umarım rahatsız olmuyor memnunsunuzdur bu hitaptan.Selamün hello çok çok eski yıllarda blue jean dergisinin ilk çıktığı zamanlarda ,verdiği stickerlerde vardı ve ben onu okul dosyama yapıştırmıştım ordan bir çağrışımla bugünlerde bloğumda yer alıyor .
Herzaman konudan uzaklaşma konusunda usta olduğum gibi yine başlıkla alakalı olmayan bir konunun içinde buldum kendimi,konumuz geçen yaz kıbrıs...
Doğum günüme bir kaç gün kalmıştı,kesinlikle tatil planımız yoktu ve olamazdıda tamamen duygusal olaraktan =) birden bire aklıma kıbrısta olan kardeşime arayıp, hatrını sorup,biryandanda sitem yapmak geldi ,aradım meşgule düşürdü,  ve hemencecik geri dönüverdi,konuşurken neden buraya gelmiyorsunuzki hem özlem gideririz sizede güzel bir tatil olur doğumgününüde burada kutlamış oluruz  dedi bu teklif çok cazip geldi amma ummadığım bir anda,beklemediğim bir zamanlamaydı,bana kal gelmişti adeta,dünya şirinemle hiç uçağa binmemiştik,tatil için alışverişim yoktu,ve bu kadar kısa sürede nasıl hazırlanacaktım ,telefondaki ses bu akşamamı, yarın akşamamı ,ayırtim uçağa diyordu telefonu kapatıp, eşimle ne yapıp ne yapamyacağımızı konuştuk ve ani bir kararla tekrarki telefon görüşmesinde uçağın tarihini saatini netleştirdik.Gidiyorduk ,inanamıyordum çok ani ve plansız olmuştu çünki,elim ayağıma dolaşmış,ne yapacağımı şaşırmıştım hiç böyle ani kararlara,kısa sürede hazırlanmalara uygun biri değilimdir. Birey olarak bile kii... birde eşimi,tutkumu,kendimi bu süre zarfında tüm hazırlıklarını yapıcaktım.Eskiden genç bir kızken tatile çıkmazdan bir ay evvel hazırlıklara başlardım,alışverişler yapar,uzun uzun mağazalar,salı pazarları,bostancı pazarları talan edilir,gezilir dolaşılır vitrin vitrin bakılır ,plaj terlikleri,gece için ayakkabılar,kıyafetler bikiniler pareolar bavu bavul bavul anca yola koyulurdum ,birde şu halime bakın birgün sonra uçağımız kalkıyor ve ben balkonumuzda çamaşır asıyorum,yanımıza alacaklarımızn temiz olması gerekir öyle değilmi?Allahtan bir kaç gün önce kendime çingene pembesi,siyah karışımı bir bikini almıştım doğum günü hediyem olarak cuk oturdu olaya oda olmasa ne yapardım BİLEMİYORUM.
Uzun lafın kısası öyle yada böyel hazırlıklar yapıldı yola konuldu bende bir heyecan bir panik pegasusla uçtuk
kıbrısa konduk,giderken pek büyük bir uçak değildi ,çok memnun olmadık ve tutkumunda 1.5 yaşında ilk uçak deneyimiydi ,tabii bizimde onunla ilk deneyimimiz olmuş oldu ama sonunda kıbrıstaydık
Güzel karşılandık,girnede güzel bir cafe bara gittik ayağımızın tozuyla, ilk olarak yılardır tadına hasret kaldığım şeftali kebabı siparişi oldu ,kıbrısa gidilirde şeftali kebabı yenmezmi allahh
aslında resimden anlayamayacağınız bir lezzet şöleni (benim için tabiikii)bu resmi googele görsellerden aldım
Daha sonra şeftali kebabıyla ilgili dönüşte bir hikayem var onuda sizlerle paylaşacağım
Ya ben bu kıbrıs konusuna nerden girdim nasıl çıkabilirmki bilmiyorum neyse efenim güzel bir sohbet ve yemeğin hasret gidermenin ardından otelimize gittik.

işte burası ilk gördüğümde hiç memnun olmamıştım,girneye uzak ,küçük ,boğuk bir otel gibi gelmişti bana,anlaşıldığı gibi,lobisi =)

dağın eteklerinde ,beşparmak dağlarına karşı yüzüyor ve güneşleniyrsunuz aslında bambaşka bir zevkti ,orada kaldıkça anladım nasılda keyifli aile için uygun bir otelcik olduğunu bide kendi anlatımlarıyla bakalım nasıl bir otelmiş dimi ya ;)
LAPİDA OTEL
Deniz ve İnanılmaz guzellikteki Beşparmak dağlarının büyüsü altında Kuzey Kıbrısın en guzel köyü Laptada, Girneye 14 km  uzaklıta tamamen kıbrıs sarı taşından inşa edilmiş ve otantik kıbrıs yaşamını ve yemeklerini tadıp,  hissesebileceğiniz şekilde dekore edilmiş  otelimiz, şahane dag ve deniz manzarasına sahiptir. Sadece 11 odası bulunmakta ve çok guzel dekorasyona sahip bir aile işletmesidir.   Otelimizin sahibi porfosyonel turist rehberi olup  kıbrısla ilgili her turlu bilgiyi sizinle paylaşmayı mutluluk sayacaktır, Lapida hotelde kendinizi evinizde ve aileden biri hissedecesiniz. Muhteşem Limon ve meyve ağaçları arasında bulunan yuzme havuzumuzda içkinizi yudumlayıp guneşin tadını çıkarabilirsiniz.
DEMİŞLER VE DOĞRUDA ANLATMIŞLAR

Dünya şirinem ve ben otelin bahçesinde

dünya şirinem otel odasında uyurken

dünya şirinem ve ben otelin bahçesindeyken,alabildiğince yeşil alan,alt tarafta havuz
 
bu haline bayılıyorum,hiç kendi gibi değil değişik farklı bir bakış,komik bir ifade ,şirin. Efenim kahvaltısını ederken dergi okuyor ,kıbrısla ilgili bilgi edinebilmek adına=)
okuduğunu komik bulmuş olacakki kendisi gülüyor dergi sayfalarında gezinirken

 


bu fotoğrafta farklı bir sabah çekilmişti,kahvaltı öncesi yürüyüşü
Dünya şirinemle hiç sandığım kadar zorlanmadım tatilde,çok hareketli bir çocuk çünkü,evet yordu bizi bu bir gerçek ama yinede ailece güzel bir kıbrıs tatili yapmış olduk,iyiki var iyiki benim kızım,iyiki doğurmuşum,rabbim sağlık,sıhat,huzur,mutluluğunu daim etsin güzel bir ömür sunsun benim evladıma ve tüm evlatlara tatilimize kaldığımız yerden devam edicez bir daha posta kadar şimdilik hoşçakalın



23 Nisan 2012 Pazartesi

PLATES

selamün hello balböcüleri
Bir haftadır platese başladım.Henüz çok yeniyim ve yolun başındayım.Hee ,platese başladım derken evde tv karşısında,dvd 'de  ebru şallı öğretmenliğyle tabiki.İlk önce selülit savar proğramınla başladık aman allahım başlamaz olaydık anamdan emdiğim süt ,bunca yıl sonrasında burnumdan geldi,gelirmi diye düşünmeyin deneyinde görün.Bide öyle rahat anlatıyor,anlattığı gibi uyguluyor nefes al nefes ver oy maşallah, onda tık yok, bide bana sorun ne haldeyim.Sürünüyorum elbette yapardım yapamazdım derken,bir haftayı tamamladım şükürler olsunki tabii bu arada bide topa binme ,toptan inme uğraşısıda cabası, bide o top üzerinde yapmaya çalıştıklarımı görün.Göründe gülün blogdaşınıza =)
Dün gecede, farklı bir dvdsini uygulamaya karar verdim. Selülitsavar proğramı oldukça ağır çünkü.
Ve bu kararın tam isabet olduğunu anlamış oldum, yine içinde selülitsavarda yer alan hareketlerde var ama bana uygulaması daha kolaymış gibi geldi yada ben bir hafta sonunda biraz daha alıştım bundan mütevellit bu proğramın daha rahat yapıldığı düşüncesine vardım.İnanılmaz zorlandığım bir hareket var ve sizlerle paylaşmak istiyorum,kolaymış gibi görülsede ,inanın uygulamada hiçte öyle değil
Söz etmek istediğim asıl konuysa ,plates yapmaya başladığımdan beri,bedenimde bir hafifleme,rahatlık,esneklik,huzur varoldu,daha önceleri platesin insan üzerinde bu tarz bir keyif yaratacağını hiç düşünmemiştim,başlarkende  amacım biraz olsun sıkılaşmak,zayıflamaktı.Fakat yeni yeni anlıyorumki,bedenimi rahatlattığı kadar beynimide rahatlatıyor bu spor ne kadar amatörce uygulanıyor bile olsa ,bu gn henüz platesimi yapmadım fakat sabırsızlıkla yapmayı bekliyorum çünkü bedenim bu ödülü benden istiyor ,bunu hissedebiliyorum
Başlarken ,5 ana prensiple başlıyoruz, ilk önce ısınmayla ve bu ısınma hareketi vücudunuzu gerçektende tam anlamıyla hazırlıyor,bedene esneklik kazandırıyor ilk olarak doğru nefes,doğru nefes alıp verdikten sonra çok fazla yorulmuyorsunuz, ikinci olarakta natural pozizyon hareketlerini uyguluyoruz.daha sonrasında ise egzersizlere başlıyoruz, topla egzersizlere devam ediyoruz,ve son olarakta stace' le plates egzersizlerimize son veriyoruz.Bu postumda sizlerle ,yaptığım bu sporu kendimce,anladığımca,dilim döndüğünce paylaşmak istedim ,ve birazdan bedenim hak ettiği o ödülü alacak bence sizde bedeninizi bu güzel ödülden mahrum bırakmayın ebru şallınında dediği gibi platesli günler diliyorum, ben geç tanıştım bu sporla ,sizde geç kalmayın ,her giydiğim yakışsın diyorsanız,fit olmak,sağlıklı olmak istiyorsanız,sporsuz kalmayın mutlaka sonucunu alacaksınızdır sevgiyle ,aşkla,huzurla,kalın

21 Nisan 2012 Cumartesi


SEVGİLİ BİRİCİT BENİ MİMLEMİŞ ÇOK TŞKLER
1)Blogunu ne kadar sıklıkla kontrol ediyorsun?
Gün içinde kontrol etmeye çalışıyorum ama genellikle akşamları bakabiliyorum
2)Blogunun en çok neresini seviyorsun
Üyelerini seviyorum
3)Bilgisayarda vaktini neler yaparak geçirirsin?
Bilgisayarda face' te arkadaşlarımla diyolog halinde olarak bloğumu kontrol ederek ,bloglarda gezerek yapılanları okuyarak,müzik dinleyerek.
4)Şu sıralar en çok dinlediğin şarkılar?
Son zamanlarda dinlemekten en keyif aldığım albüm olarak; halil sezai,göksel,irem, eski bir albüm fakat ben, oldum olası çok beğenirim iremi sesini ve albümündeki tüm şarkılarını,
don amar ,michel telo,concha buika
Kısa ve öz bir mim oldu tekradan tşkler
SEVGİLİ ARKADAŞIM SEVDA  BENİ MİMLEMİŞ ÇOK TŞKLER

1) MUHTEŞEM YÜZYIL  bu diziyi seviyorum
2)sevmemin en baş nedenlerin biri tarihe olan ilgimdir,izlerken o döneme gitmeyi hayal ediyorum
3)KUZEY VE GÜNEYİ izliyordum ama aynı gün ve aynı saat olunca maalesefki MUHTEŞEM YÜZYIL ağır bastı bana göre, kıvanç tatlıtuğu sevmeme ve son dizinde oyunculuğunu beğenmeme karşın


4)DESPARATE HAUSEWİVES adeta bayılıyorum bu diziye,salı akşamları ,cnbce akşam:20:00de başlayıp en geç saat:21:00 de sona eriyor kısa ve öz araya giren reklamlar bile beş dakikalık

5)Bir dizi ancak bu kadar güzel olabilir kaç sezondur olmasına rağmen ,bu sezon sona erecek olması beni inanılmaz üzüyor,
6)Entrika,AŞK,gerilim,ihtiras,romantizm,arkadaşlık,dostluk,aile,görsellik daha ne olsun
7)İtiraf etmeliyimki ;küçük çocuklar gibi belkide ama filmdeki karakterleri arkadaşlarımla paylaştık bile.


8)Gabrielle Solis(Eva Longoria) tatatatam... Benim tabiki, filmdeki karakteri ile doğru orantıda değil en çok onu beğendiğim için
9)Daha önceden bir çok dizi izliyordum,son zamanlarda izlemez oldum nedenine gelince,baktımki keyif almıyorum ve her biri git gide saçmalıyor ,izlememeye karar verdim.
10)YALAN DÜNYA elbette muhteşem,inanılmaz eğlendiriyor beni ve bir çok karaktere hastayım ama sevgili arkadaşım o diziyi konu aldığı için ben sona bırakim dedim.diziler artık her birimizn evlerine fazlasıyla girmiş ve hatta müdahale eder duruma gelmişler ne yazıkki,dizi izliycez aman kaçmasın diye sohbetler edilmiyor,konular üstü kapalı geçiştiriliyor,o saatlerdeki randevular iptal edilebiliyor ,insanlar biraraya geldikleri halde reklamlarda konuşup ,dizi başlayınca sus,pus olup konuşulduğunda ise aaa!!! gördün dimi ne oldu? hiç o kıza o yapılırmıydı gözü kör olasıca yada benzeri konuşmalar yer alıyor çoğu zaman .

20 Nisan 2012 Cuma

Paylaşmak istedim


Bahar ayları için güzel bir kombin olduğunu düşünerek sizlerle paylaşmak istedim.
Sizce hangi kombin daha şık ?
Önümüzdeki günler için ideal bir kombin bana  kalırsa, ben zaten oldum olası platformdan uzak duramıyorken bu sene bu konuda oldukça bereketli eskiden arayıpta bulamadıklarımı,sipariş üzerine yaptırdıklarımı şimdi rahatlıkla heryerden ulaşarak sahip olma şansına sahibiz 
EVET,bu yıla damgasını vuracak modeller bunlar ,her ne kadar platformsuzda olsalar kalbimi kazanmaya yeterli görünüşleri var.Tweed kumaş ve incecik biyeli sivri burun yüksek topuklu bu ayakkabılar.
saks mavisi rengi'de tercihler arasında yerini alanlardan.
Siyah,taba ve yılan derisi baskılı desenli dolgu topuklu rahat olduğu düşüncesine kapıldığım bana daha yakın kullanabileceğim bir ayakkabı sizde beğendinizmi?
Böyle kombinlesek olurmu ?Bana  kalırsa daha farklı kombinlenmeliydi ama buda gayet hoş olmuş diyebilirm.
İşte benim elbisem diyebileceğim ve bayıla bayıla giyinebeileceğim bir elbise,deri,dantel,şifon,leopar olduğu zaman dayanamıyorum bayılıyorum .
Dantel ve siyah
farklı bir model ama siyah ve dantel olunca gözüm dönüyor  ve bir an bahar olduğunu ,yaz için hazırlıklar olduğunu pastelleri,renkleri bir kenara bırakıp bunların içinde kayboluyorum çok seviyorum ama ne yapimm


Renklenelim biraz , bu sezonun modalarından özellikle v kesim yaka ile çok karşı karşıya gelicez
herkeze bol alışverişli,bo gezmeli bir yaz diliyorum

18 Nisan 2012 Çarşamba

Vücudunuza İyi Bakın



Nemlendirme...
- Günlük duşunuz haricinde, haftada 2 kez vücudunuzu bir vücut arındırıcısı (pelling) ile ölü hücrelerden arındırın. Arındırıcı ürünü, önce parmaklarınızla, daha sonrada kıl bir eldiven ile hafifçe bastırarak ve küçük dairesel hareketler yaparak uygulayın. Hareket yönünüz hep kalbinize doğru yani aşağıya yukarıya doğru olmalı. Ürünü uygularken çok sert olmayın, sadece dirsek, diz ve topuk gibi derinin daha sert ve pütürlü olduğu bölgelerde ısrarcı olun.

- Fazla sıcak su cildinizden doğal yağın yok olmasına neden olabilir. Ilık ya da serin suyla yıkanırsanız cildiniz daha sağlıklı kalacağı gibi kendinizi daha iyi hissedersiniz.

- Duş veya banyo yaptıktan sonra mutlaka cildinize nemlendirici uygulayın. Hatta bu işlemi hafif nemli olan cildinize yaparsanız nemin cildinizin üst katmanlarına hapsedilmesini de sağlayabilirsiniz.

- Kışın da nemlendirmeyi bir alışkanlık haline getirin. Pantolon veya çorapların altında cildinizin çatlamasına mani olmak için her duştan sonra mutlaka vücudunuzu nemlendirin. 


Ben vücudumun nemlenmesine inanılmaz dikkatliyimdir.Sizde bunu ihmal etmeyin


Eller ve ayaklar için...
- Daha yumuşak eller için, haftada 1 veya 2 kez ellerinizi 5-10 dakika ılık süte batırın. Sütün içinde bulunan laktik asit cildinizi nemlendirir ve ellerinize yumuşaklık kazandırır.

- Ellerinizin yaşlanmasını geciktirmek istiyorsanız, özellikle yaz aylarında mutlaka güneşi bloke eden bir kremle koruyun. Böylece ileriki yaşlarda oluşabilecek lekeleri azaltacak ve genç görünmenize neden olacaktır.

- Düzenli pedikür yaptıramayacak kadar yoğunsanız, yürüyüşe çıkmadan önce (spor çorap giydiğiniz zaman) ayaklarınıza bol vazelin sürün. Yürüyüşünüz bittiğinde ayaklarınızın beslenmiş ve rahatlamış olduğunu fark edeceksiniz.

- Ayaklarınız kuruyorsa, bol krem sürün (vazelin tavsiye edilir!). Sonra bir çift pamuklu çorap giyerek nemin içeride kalmasını sağlayın. Bu işi yatarken yapmak çok yararlı ancak çoraplarla uyumakta sıkıntı yaşıyorsanız size bir ipucu: çorabınızın parmak kısmını kesin, böylece ayaklarınız hava alırken yumuşayacak.

- Ayak topuklarınızdaki sertliği gidermek için bir ev reçetesi: ılık su dolu bir leğenin içinde 2 poşet yeşil çayı demleyin. Yarım litre ılık süt ilave edin. Ayaklarınızı 30 dakika bu karışımın içinde tuttuktan sonra ponza taşı ile ovup, nemlendirici bir krem sürün.

- Nasırlardan kurtulmak için ayaklarınızı birkaç dakika ılık suda tutun. Eczanelerde reçetesiz olarak hazırlanabilen %20 Carmol ve %12 Amlactin karışımı olan krem veya losyonu masaj yaparak ayaklarınıza iyice yedirin. Bu karışım tabanlardaki sert keratin tabakasını yumuşatır.

Unutmayın!
- Sakarlığınız yüzünden bir yerleriniz hep mor mu? Bundan sonra bir yere çarpınca, vurduğunuz bölgeye derhal en az 10-15 dakika buz uygulayın. 10 dakika bekledikten sonra tekrar 10-15 dakika buz tutun. Buz, deri altında oluşabilecek kanamayı durdurarak darbe alan bölgenin morlaşmasına engel olur.

- Yanığınızın iz bırakmasını engellemek için yanmış bölgeye derhal bir E vitamini kapsülü kırıp uygulayın. Ayrıca, yanığa Aloe Vera jeli sürerseniz iyileşme hızını da artırırsınız.

- Yapılan araştırmalara göre ergin kişilerde kalsiyum eksikliği olanlar büyük oranda. Her gün 1 bardak süt içmeyi alışkanlık haline getirin. Faydasını ilerleyen yaşlarda göreceksiniz.

- Sağlık için koşmanın yararını biliyorsunuz. Elbette koşmak kalori harcamak adına da yararlı. Ancak geri geri koşmak daha da yararlı. Üstelik geri geri koşarken %31 daha fazla kalori harcarsınız. Yürüyüşte de aynı şey geçerli: geri geri yürümekle %78 daha fazla kalori harcarsınız.

- Sabah uyandığınız zaman derin nefes almayı ve iyice gerinerek vücudunuzu esnetmeyi unutmayın. Böylece pompalanan kan artarak daha hızlı uyanıp daha diri hissedersiniz.




SELÜLİTE SON VERMENİN 5 BASİT YOLU Kadınlar dikkat ! Selülit kabus olmaktan çıkıyor. İşte 5 yöntem...
Aslında kışın zorlu bir mevsim olduğu düşünülür. Doğrudur da… Peki yaz, bahar ayları ne kadar zorlar insanı? Herkes kendince bir yanıt verebilir bu soruya elbette.
Ancak, biz 'zorlar' diyenlerin sesine kulak verelim. Evet, erkekler çok farkında olmasa da bazen yaz-bahar ayları da bir hayli zorlu başlar kadınlar için. Bir pantolon bir kazak, uzun etekler ve mus çoraplarla kolayca geçiştirebildiğimiz kış aylarının rahatlığı gerilerde kalır. Minisi, bikinisi, mayosu vardır artık, insan neresini saklayacağını şaşırır… Evet, deniz mevsimi başladı mı, çaresizdir kadınlar, kaçarı göçeri yoktur. Bikinilerimizle birlikte aynanın karşısına geçip şöyle arkadan, arkadan selülit kontrolü yaparken buluruz kendimizi. Kışın 'portakal ağacı' gelip yerleşmiştir pürüzsüz tenimize…

Anneannelerimizde var mıydı bilinmez, ama selülit son yıllarda o kadar çok adından söz ettirdi ki, onu tanımamak ya da ondan korkmamak mümkün değil. Yaz aylarına doğru yaklaştıkça kadınları daha çok korkutmaya başlayan, varlığını portakal kabuğu görüntüsüyle ortaya çıkaran selülit, modern çağın bir sonucu olarak kabul ediliyor. Hareketsiz bir yaşam ve fast food gibi alışkanlıklarla başlayan, yağlı yiyecekler, asitli içeceklerle tırmanan selülit oluşumu, bir estetik sorunu gibi görünse de aslında bir 'sağlık sorunu' diyor hekimler…


Baldırların arkası görünmüyor sanmayın!


Tıp dilinde 'hidrolipodistrofi' denilen selülit, derinin alt tabakasındaki yağ dokusunun, bağ dokuları arasında sıkışmasıyla ortaya çıkıyor. Bu da yağların, özellikle kalça ve üst bacak bölgesinde düzensiz ve biçimsiz toplanmasına neden oluyor ve ortaya görmek istemediğiniz kötü görüntüler çıkıyor. Portakal kabuğu görünümünde sadece yağ hücrelerinin suçu yok, aynı zamanda hızlı kilo kaybı ve zayıf bir bağ dokusu da selülit oluşumuna neden oluyor.
Genç-yaşlı, şişman-zayıf ayırdetmeden kadınların yüzde 80'ini yoklayan selülitin yerleşim alanları çok tipik. Uyluğun üst, dizin ve bileğin iç kısımları, kaba et ve baldırların arkası, üst bacaklar ve üst kollar gibi. Selülite zemin hazırlayan çok fazla faktör var. Ancak en çok üzerinde durulanlar, genetik yatkınlık, hormonların etkisi, dolaşım bozukluğu, beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam.

Tedavide krem ve masaj

Selülitin yok edilmesinde krem ve masaj en etkili yöntemler arasında yer alıyor. Kullanacağınız antiselülit kremlerin yanı sıra evde kendi kendinize yapacağınız masajlarla selülite savaş açabilirsiniz. Uzmanlar kontrolünde yaptıracağınız tıbbi masajlar da selülit tedavisinde etkili sonuçlar veriyor.


Kremler: Evde kullanabileceğiniz anti selülit kremler, deriye hemen nüfuz ederek, doğrudan yağ hücrelerini etkiliyor. Bu kremler selülitlerinizi tamamen yok etmese de azalmasını sağlıyor. Antiselülit kremler sayesinde hem pürüzsüz bir cilde sahip olabilirsiniz, hem de yeni selülitlerin oluşmasını önleyebilirsiniz.
Evde masaj: Kremlerin yanı sıra evde rahatlıkla yapabileceğiniz masajlarla da selilütle mücadele edebilirsiniz. Masaja kalçalarınızdan başlayın ve ellerinizle aşağıya ve yukarıya doğru daireler çizin. Daha sonra derinizi sıkıştırmadan baş ve işaret parmaklarınızın arasına alın ve yoğurur gibi masaj yapın ve bu arada dizlerin iç tarafını unutmayın.
Tıbbi masajlar: Selülit tedavisinin en önemli ayaklarından biri de tıbbi masajlar. Çünkü masaj kan ve lenf dolaşımını harekete geçirir ve dokuların taze oksijen ile dolmasını sağlar. Uzmanlar kontrolünde yaptırabileceğiniz bu tedavinin yaygın olarak kullanılan iki yöntemi var: 
Dolaşım masajları: Kan ve lenfatik dolaşıma yönelik. Bu masaj deri altı kan dolaşımını aktive ederek, dokularınızın  canlanmasını sağlıyor.
Lenfatik drenaj masajları: Özellikle lenf dolaşımı üzerinde etkili oluyor. Bu masajın hem elle hem de aletle uygulanan şekilleri var. Her iki masaj sonunda da hücrelere bolca oksijen gidiyor ve toksinlerinizin vücuttan atılmasını kolaylaştırıyor.
Selülite dur demek için



Kadına özgü bu estetik problemde en büyük nedenlerden biri hormon ve kalıtımsa, üçüncü neden yanlış beslenme ve fazla kilolar. "Fazla kiloyu vermeden selülitle savaşmak boş bir çabadır" diyen   Dr. Muzaffer Kuşhan, beslenme yanlışlarıyla tırmanışa geçen selülitle mücadelenin yollarını gösterdi. 



Günde en az 1.5-2 litre sıvı alınmalıdır. En sağlıklı içecekler; su, soda, ıhlamur, ada çayı, sarı çay gibi doğal ot çayları, sıkma taze meyve suları, sıkma taze sebze suları, ayran.  


Şişede, kutuda satılan kola ve meyve suyu gibi konserve edilmiş içecekler, siyah çay, kahve çok az içilmelidir. En iyisi içmemek. 


Turşu suyu, sirke, şalgam suyu gibi tuzlu içecekler (tuzlu ayran dahil) asla içilmemelidir. 


Hamur işi tatlılar, tuzlular, çikolata, gofret, kakaolu fındıklı tatlılar, bisküviler yenmemeli. Tatlı ihtiyacı az miktarda dondurma veya sütlü tatlılarla giderilmeli. 


Yağlı etler, yağlı tuzlu şarküteri (sucuk, pastırma, jambon, sosis vs.) kebaplar, turşular yenmemeli. 


Konserve edilmiş ve salamura yapılmış yiyeceklerden uzak durmalı. 


Yağ tüketimi azaltılmalı yani günde 60 gramdan fazla yağ alınmamalı ve bitkisel sıvı yağlar tercih edilmelidir. 


Beslenme şekli olarak lakto-vejetaryen beslenme felsefesi benimsenmelidir. 


Protein kaynağı olarak, süt, yoğurt, peynir fazla alınmamak şartıyla yumurta yenmeli. 


Et olarak daha ziyade yağsız tavuk-hindi, balık ve deniz ürünleri tercih edilmeli. 


Her yemekten önce çok az yağlı dolu dolu her çeşit salata tercih edilmeli. 


Etlerin yanında haşlanmış sebze, ayrıca haftada 5 gün sebze ağırlıklı beslenmeli. Sebzeler, az etli, tavuklu pişirilebilir ve az sıvı yağ konulabilir.
Yürüyün, bisiklete binin, yüzün, dans edin ve sakın kambur oturmayın!



Dik Oturun

Sürekli yüksek topuklu ayakkabılar giyinmek, yanlış yürümek ya da kambur oturmak, selülitin oluşma nedenleri arasında. Bu gibi durumlar, toplardamarlarda ve lenf damarlarında kanın geriye doğru akışını olumsuz yönde etkiler. Özellikle, yanlış oturma şeklinde iç organların sıkışmasına neden olur. Böylelikle, zehirli maddeler vücuttan çabuk çıkamaz ve atık maddeler dokularda toplanır. Selülit sorununuz olsun istemiyorsanız, dik oturmayı kesinlikle ihmal etmeyin.

Yürümeyi Unutmayın

Selüliti engellemek için dik oturmak yetmiyor. Aynı zamanda bol bol yürüyüş yapmanız gerekiyor. Çünkü tempolu bir yürüyüş kalça bölgelerindeki kan akışını hızlandırarak, selülitli görünümün azalmasını sağlıyor. Yürüyüş aynı zamanda kalçada biriken yağları eriterek, cildin pürüzsüz bir görünüme kavuşmasına yardımcı oluyor.

Güneşte Kalmayın


Fazla güneşte kalmak selüliti artırıyor. Saat 10.00 ila 14.00 arasında güneşlenmeyin. Güneşten koruma etkisi 15'ten yüksek koruyucular kullanın. Güneşlenmek yerine bronzlaştırıcı kremlerden de yararlanabilirsiniz. Daha koyu bir cilt selülitin görünümünü maskeleyebilir.

Dans Edin


Selüliti azaltabilecek en iyi yol egzersiz yapmaktır. Özellikle haftada en az üç kez 35 dakika sürecek aerobik aktivite yapın. Yürüyün, bisiklete binin, yüzün, dans edin. Daha uzun ve daha sık aerobik aktivitelerinin daha az selülit demek olduğunu hep hatırlayın. Aerobik çalışmalar iyi ve planlı yapıldığında gergin ve formda tutar, kilo verdirir, cilt ve cilt altı yağları uzaklaştırır, genç, gergin ve düzgün bir cilt görünümü sağlar.
Bunları yazmaya başlamadan evvel ebru şallı ile pilates yaptım selülit savar programını uyguladık sizde selülit ile bir vücut olmak istemiyorsanız yol yakınken önelmelrinizi alın...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...